Hoca ile Bektaşi Ramazan da içki içerken yakalanırlar ve Kadı’nın huzuruna çıkarılırlar.
—Şeytana uyduk kadı efendi, diye af dileyen hocayı, kadı affetmez ve idam cezası verir.
Sıra Bektaşi’ye geldiğinde savunmasını yapar:
—Kadı efendi ben gayri-müslümüm, bana oruç farz değildir.
Kadı Bektaşi’yi serbest bırakır. Bektaşi Kadı’nın huzurundan ayrılırken sorar:
—Kadı efendi, ben de şahadet getirip Müslüman olsam, arkadaşımı da bağışlar mısın?
Kadı efendi düşünür, bir kişiyi Müslüman yapmanın sevabını hesap eder ve Bektaşi’nin teklifini kabul eder, Hocayı da affeder.
Kadı’nın huzurundan ayrıldıktan sonra hoca Bektaşi’ye kızgınlıkla sorar:
—Sen ne biçim adamsın be, bir Hıristiyan bir Müslüman oluyorsun! Sen de hiç iman yok mu?
Bektaşi gülerek cevaplar:
—Gâvur oldum kendimi, Müslüman oldum seni kurtardım. Peki, sen ne işe yaradın?
—Şeytana uyduk kadı efendi, diye af dileyen hocayı, kadı affetmez ve idam cezası verir.
Sıra Bektaşi’ye geldiğinde savunmasını yapar:
—Kadı efendi ben gayri-müslümüm, bana oruç farz değildir.
Kadı Bektaşi’yi serbest bırakır. Bektaşi Kadı’nın huzurundan ayrılırken sorar:
—Kadı efendi, ben de şahadet getirip Müslüman olsam, arkadaşımı da bağışlar mısın?
Kadı efendi düşünür, bir kişiyi Müslüman yapmanın sevabını hesap eder ve Bektaşi’nin teklifini kabul eder, Hocayı da affeder.
Kadı’nın huzurundan ayrıldıktan sonra hoca Bektaşi’ye kızgınlıkla sorar:
—Sen ne biçim adamsın be, bir Hıristiyan bir Müslüman oluyorsun! Sen de hiç iman yok mu?
Bektaşi gülerek cevaplar:
—Gâvur oldum kendimi, Müslüman oldum seni kurtardım. Peki, sen ne işe yaradın?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder