Bilgece..

Bir bilgeye sormuşlar
— Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?
— Terzimi severim.
— Aman üstad, dünyada sevecek o kadar çok kimse varken terzi de kim oluyor? O da nereden çıktı?
— Dostlarım, evet ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde, benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da, beni hep aynı gözle görürler.
Bir bilgeye sormuşlar...
— Dünyada en güzel şey ne?
— Sevmek.
— Peki sonra?
— Sevilmek.
— Neden sevmek sevilmekten önce geliyor?
— İnsan sevdiğine sevildiğinden daha çok emindir.
Bir bilgeye sormuşlar...
— Nasıl insan oluruz?
— Üç adım atlama gibi.
— Yani?
— Önce sana kötülük yapanlara kötülük düşünmemen gelir. İnsanlığa attığın ilk adım budur... Sana kötülük yapanlara iyilik yapabildiğin an ise ikinci büyük adımı atar ve hakiki insan olmaya başlarsın. Nihayet, sana iyilik yapanla kötülük yapan arasında bir fark hissetmeyecek hale geldiğin zaman insan olursun...
Bir bilgeye sormuşlar...
— Nasıl bu kadar doğru kararlar alabiliyorsunuz?
— Deneyim.
— O deneyimi nasıl kazandınız?
— Hatalarımla...
Bir bilgeye sormuşlar...
— Canınız ne istiyor?
— Canım hiçbir şey istememeyi istiyor. Bu ruh halinin adı gönül yorgunluğudur...
Bir bilgeye sormuşlar...
— Bir insanın zekâsını nereden anlarsınız?
— Konuşmasından.
— Ya hiç konuşmazsa?
— O kadar akıllı insan yoktur ki!
Bir bilgeye sormuşlar...
— En mutlu insan kimdir?
— Dağdaki çobandır.
— Neden?
— Çünkü insan bildikleriyle yaşar, onun bildikleri koyunları ve çevresiyle sınırlı, kendisini mutsuz edecek veya kafasını karıştıracak fazla bir bilgiye sahip değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder