Efendim bizde öyle salon denilen yer umuma açık olmuştur.. Orası misafirler için deyip üzeri falan örtülmüyor.. Ayrıca bizler zaten misafir değimliyiz bu fani dünya’ya.. Benimde evde, hem de salonda bir köşem var.. Yerime evde tek gözü olan kedimiz namı diğer “Çakıl Hanım,”.. Ben kalkınca anında damlıyor. Bu konuda hafiften bir dalaşma var aramızda.. Üzerine oturmaya kalkınca çemkiriyor.(Aslına bakarsanız Kedilerin bu özelliğine bayılıyorum.. Öyle isteyince oynamaz, çağırınca gelmez.. Başına buyruklar, kendisi isterse yaklaşıyor..) Evdeki otoritenin kırılma noktası sanırım burası.. Hınzır kediye otorite kuramadım bir türlü.. Bekli de PC’yi kıskanıyor.. Çünkü interneti, TV’yi, gazeteyi, kitabı ve bilumum okul hazırlıklarını buradan, yerimde yapmaktan da ben hoşlanıyorum.. Benimkisi alışkanlık sanırım, diğer taraflar tersime geliyor.. Arada bu duruma eşim de kızmıyor değil hani!! Hep aynı koltuğa oturuyorsun be adam!! Diğerlerinden önce eskidi farkında mısın?! gibi.. Biz eskiyoruz yahu koltuk dediğin nedir ki? Benimkisi bir tür alışkanlık işte..
Bende bu mimi, beni mimleyenlere göndereyim. Onlar kim mi?
Laguer
Hayat Denilen Bir Masaldır
Bende bu mimi, beni mimleyenlere göndereyim. Onlar kim mi?
Laguer
Hayat Denilen Bir Masaldır
Sevgi ve saygılarımla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder