Veled!!

Petrol şeyh’lerinden biri; üniversitede okuması için, oğlunu İzmir'e gönderir. Çocuk ilk devreyi başarıyla bitirdikten sonra notlar düşmeye ve çocuk hafiften serserileşmeye başlar. Zaman geçtikçe memleketten çocuğa gönderilen avuç dolusu paralar da artık yetmemektedir!
Şeyh oğlunu denetlemek için adamlarından birini İzmir'e gönderir. Adam İzmir'e gelince bir de bakar ki! Şeyhin okusun diye gönderdiği oğlu okulu bırakmış, kendini karıya kıza vermiş! Neyse, çocuğu Kordon da bir meyhanede bulunur:
— Ya Seydii!! Bu ne kepazeliktir! Baban seni merak eder! Kalk gidiyoruz Arabistan'a!!Çocuk:
— Ayva Seydi!! Ama önce bir otur da şu manzaraya bir bak..
Şeyhin adamı:
— Bunda ne kötülük olabilir ki, diye düşünür ve masaya oturur. Sandalcılar çaparilerini sallamakta, arkada batan kıpkırmızı güneş, körfezi kırmızının tonlarına boyamaktadır. Manzarayı seyrederken, garsonun getirdiği kavundan bir tane ağza atılır. Ardından peynirin de tadına bakılır. Eh eşek değiler ya, şu aslan sütü denen meretin de bir tadına bakalım derken orada ipler kopar! Şeyhin oğlu ve körfez tarafından ayartılan adam, yorgun ve akşamdan kalma olduğu anlaşılan bir sesle, 15 gün sonra, efendisini arar:
— Ya Seydi! Veled mazbut, velâkin memleket puşt!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder