Kişisel ifadelerin yaşam bulduğu yerde toplumlar çeşitlenir, zenginleşir. Bu kez; Bloggum uzantılı bloglar, tüm çalışmalar, uğraş, toptan yasaklı.. Bu yasal uygulamalarda tüm uzantı yerine, suçlu bulunan hangi sayfaysa o yasaklanmalıdır. Kurunun yanında yaşında yanması bu değil midir? Yasal sınırları zorlayan sayfaların kapatılması bu kadar zor mu? Toptan sıra dayağı hala bir yöntem mi? Ülkem adına bu tür uygulamaları görmekkten ötürü üzüntü duyuyorum.. Ülkeme, ülkem insanlarına hiç yakıştıramıyorum. Yakışan, yetkililerimizin bu tür uygulamalarda haklıyla haksızı ayırt edebilmesidir.
Yazılarını zevkle izlediğim, kişisel ifadenin verdiği güçle tanıma fırsatını bulduğum pırıl pırıl, umut veren genç arkadaşlarımızdan Okan Yüksel’in bu seslenişine kulağımızı kapamak, görmezden gelmek mümkün mü?
“Öncesinde Wordpress, sonrasında Blogspot ve şimdi de Bloggum! Türkiye sansüre devam ediyor. Dün, ilk defa kendi blogumda “Bu siteye erişim mahkeme kararıyla engellenmiştir.” ibaresini gördüm ve işte o zaman anladım daha öncesinde arkadaşlarımın canının ne kadar acıdığını. Canım gerçekten acıyor, bu haksızlık insanın canını gerçekten acıtıyor!
21. yüzyıldayız, muasır medeniyet seviyesi temel hedefimiz, demokratikleşiyoruz, özgürleşiyoruz diyoruz ama hepsi lafta kalıyor. Bugün Türkiye sansüre devam ediyor! Bugün Türkiye’de basın özgürlüğü yok! Bugün Türkiye’de söz söyleme hakkımız yok! Bugün Türkiye’de binlerce blog yok, biz yokuz! Ama sizler varsınız dostlar, Wordpress var, Blogspot var, Blogcu var.. Bizim yokluğumuzda lütfen varlığınızı gösterin ve Bloggum sansürünü yazın! Türkiye’nin artık daha özgür olması gerektiğini yazın. Basının engellenemeyeceğini, sesinin kısılamayacağını yazın. Muasır medeniyet seviyesine giden yolun sansürden geçmediğini yazın! Sansürün bir suç olduğunu yazın! Biz yazamıyoruz, lütfen sizler yazın. Saygılar, sevgiler..”
Umarım en kısa sürede yüce Türk Adaleti yapılan bu tür uygulamaların farkına varır ve bize yakışan en doğru kararı verir..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder